9 Kasım 2008 Pazar

Microsot eğitimine köstek

Bildiğiniz gibi 2004 yılında Microsoft ile el sıkışan hükümet 2005 yılında yayınlanan bir genelge ile ülke çapında "Bilgisayarlı Eğitime Destek" kampanyası başlattı.

Seferberlik ilan eden hükümet bu kampanya için alınan yazılım ve donanımlar için tebliğ çıkartarak KDV istisnası getirdi. "Ülkemizde eğitime ayrılan kamu kaynakları istenilen düzeyde değildir" ifadesinin bulunduğu genelge ile bağışta bulunanlara İl Valileri tarafından teşekkür belgeleri düzenlenerek tören ile verilmesi ve tüm taşra teşkilatlarında hizmet içi eğitim seferberliği başlatılması istendi ve bir web sitesi hizmete açıldı. Sitede şöyle bir bilgi var;

"PROJE HEDEFİ: Eğitim kurumlarımıza 1 Milyon Bilgisayar kazandırmak."

"Bakanlığımız bünyesindeki toplam 35.581 ilköğretim okulunda 130.430 bilgisayar, toplam 6.861 ortaöğretim okulunda ise 95.895 bilgisayar bulunmaktadır. "

Yani eğitim için en az 750 bin bilgisayar daha alınması hedeflenerek alınacak sistemleri tarif eden güzel bir teknik şartname hazırlanmış. Şartnamenin 3 maddesi şöyle;

"İsteklilerin teklif ettikleri tüm kişisel bilgisayarlar ve lazer yazıcılar; Windows Vista işletimsistemi için Microsoft donanım uyumluluk listesinde (HCL) bulunmalı ve ihale dosyasında bu durum belgelenmelidir."

Şartnamenin geri kalanı da Microsoft ürünlerine atıf ile doldurulmuş ancak bunun nedeni de bir maddede açıklanmış, bilindiği gibi MEB'in hemen tüm hizmetleri Microsoft bağımlısı;

"Teklif edilen tüm donanım ve yazılım Milli Eğitim Bakanlığı‟nın şu an kullandığı teknoloji ile tamamen uyumlu olmalı ve birlikte çalışabilmelidir. "

Aslında bunları bilmeyen pek yoktur, eski bir konu ve zamanında çok eleştirildi.

Şimdilerde ise özgürlükiçin topluluğu ve özgür yazılım gönüllüleri Liselerde seminer ve eğitim çalışmaları yapmak için çalışıyor. Yaptıkları şey hükümetin ve MEB'in politikalarına, yaptıklarına tamamen aykırı ve dışarıdan bakıldığında arkasında Başbakanın ve M.E.Bakanının durduğu kocaman bir kampanyayı hiçe sayan bir baltalama çalışması gibi görünüyor.

Bu seminerler MEB'in ironik olarak "Ülkemizde eğitime ayrılan kamu kaynakları istenilen düzeyde değildir" fikrinden yola çıkarak yaptığı kampanyalar ve tüm okul yönetimine ve öğretmenlere hizmet içi eğitimlerle oluşmasını sağladığı etkiyi (Microsoft bağımlılığını) kırmaya yönelik bir harekettir.

Bu seminerlere izin veren, ilgi ve yakınlık gösteren yöneticiler ve öğretmenler gerçekten çok cesur insanlar olmalı.

Ayrıca;
http://armuting.blogspot.com/2008/04/microsoft-meb-var-msn-yok-musun.html
http://armuting.blogspot.com/2008/04/nerede-bu-linux-nerede-bu-pardus.html

2 yorum:

  1. Daha önce bahsettiğiniz 'Kamu Bilgi ve İletişim Teknolojisi Projeleri Hazırlama Kılavuzu - Güncelleştirilmiş Sürüm' ile bu tip şartnameler arasında ne gibi bir ilişki bulunmaktadır? Yani kılavuzdaki hususların önüne istenildiğinde bir şartname ile geçilebilecek midir?

    YanıtlaSil
  2. Bu hala uygulamada olsa da baya eski bir konuydu oysa önceki yazıda geçen belge e-devlet projesi kapsamında yeni bir hareket.

    Bugüne kadar burada MEB'in yaptığı gibi her kurum kendince bir proje üretip uygulamaya koyuyordu, kamuda bu konuda bir koordinasyon veya planlama yoktu, bu da konuya hakim olmayan bürokratları kullanarak kamu kaynaklarını sömürmeye çalışan irili ufaklı şirketlere yarıyordu.

    Bu e-devlet projesi kapsamında getirilmeye çalışılan standartlaşma hareketi bu bakımdan çok olumlu bir gelişme, kısaca önceki yazıda yazdığım, bu yazıda geçen ve eskiden MEB'in yaptığı gibi yanlışların düzeltilme çabası.

    Yavaş yürünse de en azından doğru yol bulunmuş diye sevinebiliriz.

    YanıtlaSil